Adamın biri bir gün tuzak kurarak küçük bir kuş yakalamış. Adam tam kuşu kesip yemek üzere iken kuş ...konuşmaya başlamış:
'Bu kadar zamandır pek çok koyun, inek yedin doymadın. Şimdi 50 gramlık bir kuşu yiyip de doyacak mısın sanki? Beni bırakırsan sana üç nasihatte bulunurum, her zaman işine yarar. Birincisini elinde iken söylerim, beğenirsen bırakırsın. İkincisini şu damın üzerinde ve üçüncüsünü de şu ağacın tepesindeyken söylerim, ne dersin?'
Adam, kuşun teklifini kabul etmiş ve birincisini söylemesini istemiş.
Kuş:' Sana her söylenene inanma!' demiş. Adam bu nasihati beğenmiş ve kuşu bırakmış. Kuş, damın üzerine çıkınca adam 'ikincisini söyle bakalım!'demiş.
Kuş:' Elinden kaçıp giden ve kaybettiğin şeylerin arkasından boş yere sızlanıp şikayet etme!' demiş. Adam bu nasihati de beğenmiş ve bu sırada kuş ağacın tepesine konup: 'hey adam, benim karnımda tam 300 gr ağırlığında bir elmas vardı, onu kaçırdın!' deyince adam kendini yerden yere atıp kaçırdığı fırsat için dövünmeye başlamış.
Kuş:' Sana her söylenene inanma demiştim, ama bu nasihatimi tutmadın. Ben 50'grlık kuş iken karnımda nasıl 300 gr'lık elmas taşıyabilirim? Ayrıca elinden kaçan fırsatların arkasından boş yere dövünme dememişmiydim?'der.
Bunun üzerine adam 'hadi, üçüncüsünü söyle' deyince kuş: 'sanki ilk iki öğüdü tutmuş gibi üçüncüsünü istiyorsun. Çorak toprağa atılan tohum yeşerir mi? Cehalet ve ahmaklık yırtığını hiçbir yama kapatmaz!' diye cevap verir ve uçup gider.
Gül,hikayeyi iki defa yazmışsın aynı metin içinde özel anlamımı var ?
YanıtlaSilUyarınız için teşekkür ederim kontrol etmeme rağmen gözümden kaçmış.
YanıtlaSilYıllar önce bu öyküyü duymuştum ve çok beğenmiştim. Geçende bir internet sitesinde görünce kopyalayıp yapıştırdım sanırım iki defa yapıştırmışım.