3 Ekim 2009

INFOMANIA

Her 5-10 dakikada bir epostanızı kontrol edip, kontrol edemediğinizde suçluluk duygusuna kapılıyorsanız ciddi bir problemle karşı karşıyasınız demektir. İşte “infomania” dediğimiz elektronik araya girmeler yüzünden konsantre olamama problemine çok yakınsınız ve belkide yakalandınız demektir.

Buradaki eposta örneğime blogunuza yorum geldi mesajlarını, messenger’dan gelen mesajları, x sitesinde yeni haber var gibi uyarıları, cep telefonunuzuda ekleyebilirsiniz. Tüm bunlar gün içinde bir şeylere konsantre olanıza sürekli engel olacak şekilde akarlar.

Yapılan bir araştırma Amerika’da bu tipte araya girmelerin 588 milyar dolarlık bir zarara ve çalışanların zamanının %28’ine mal olduğunu ortaya koymuş .

Tabi ki dünya bu konunun farkında olunca hem çözüm alternatiflerini değerlendirmeye başlamışlar. (Benim Türkiye’de en üzüldüğüm, kızdığım konu budur. Problem farkedildiğinde ya birileri eleştirir ya da yas tutmaya ağıt yakmaya başlarlar. Çözüm bulmaya odaklı pozitif bakış açısı çok nadirdir.)

Ne yapmışlar derseniz;

Eposta programlarına müdahale etmişler ve özellikle patrondan ya da belirli kişilerden gelen mesajları özel bir uyarı ile iletmişler. Böylece gelen mesajın önemli olduğu anlaşılabiliyormuş.

Programların uykuya geçmeleri(sneeze) ve tekrar açılma sürelerini ayarlamışlar. Böylece her halukarda programın açılması beklendiği için başka işlere bakılabiliyormuş.

Eposta kadar el cihazları(palm) ve cep telefonları da ciddi bir problem yaratıyor. Özellikle ajandalardaki toplantı vb. ye ilişkin uyarılar sürekli araya girmekte. Bu yüzden infomania sadece bilgisayar değil bir çok aracın yol açtığı bir problem.

Bir de bu probleme sebep olan taraf var. Yani yerli yersiz aslında karşısındakinin ihtiyacı olmayan mesajı gönderenler. Biz bunlara spam’ci diyoruz. Gün içinde bir sürü yerli yersiz mesaj tarak ciddi bir vakit kaybına yol açıyorlar ve infomania’ya sebep oluyorlar. Onlar için sadece ve masum bir paylaşım olan bu tip mesajlar başkaları için ciddi sorunlara yol açabiliyor. Bu yüzden sizlerden ricam “Herkese Yolla” “Reply to all” seçerken ya da mesajı “Yönlendirirken” “Forward” ederken lütfen bir daha düşünün. Bu tip gereksiz mesajlar yüzünden önemli mesajlara ayrılan vaktin ve bu mesajlara yönelik işlerin aksadığını düşünün.

Herkes kendisine mesaj gönderenleri gönderdikleri mesajın içeriği, sıklığı vb. konularda bir değerlendirmeye tabi tutar. Boş mesaj gönderen biri damgası yemek ister misiniz?

Bir de gönderilen mesajların kişinin uygun saatlerine denk gelmesini sağlamak inceliğini göstermek lazım. Gece 03:00’te gönderilen bir bayram tebrik sms mesajı ile panik içinde uyanmak ister miydiniz?

Ne yapabiliriz;

  • Mesajlarınızı, blogunuzu düzenli olarak kontrol edin. Örneğin her 2 saatte bir gibi.
  • Olabildiğince Gelen Kutunuzu(Inbox) boş tutun. Bu sizin moralinizi yüksek tutacaktır.
  • Bir mesajı okumadan, incelemeden ve iyice düşünmeden başkalarına göndermeyin.
  • Kısa ve net mesajlar yazarak karşıdakinin zamanını kullanmasında yardımcı olun.
  • savasakar.com
VN:F [1.6.8_931]

Hiç yorum yok:

HAKKIMDAKİ HER ŞEY

Yıllardır okuduğum kitap, dergi, gazete vs.lerden not aldığım özlü sözleri, fıkraları, elektronik postama gelen eğitici ve öğretici kıssadan hisse paylaşımları, bazen ağlatan, bazen güldüren, bazen ders veren öyküleri, sağlıklı yaşam önerilerini hayata dair herşeyi blogumda sizlerle paylaşmak istedim.

Amacım öğrenmek, daha fazla öğrenmek, öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak, eğlenmek, eğlendirmek, güzel ve zevkli vakit geçirmek.

Burçlarla ilgim hiç yoktur -"ikizler burcu"nun bildiğim tek özelliği öğrenmeye sonsuz meraklıdır- bu özelliği çok iyi taşıdığım kesin.

Doğa aşığıyım saatlerce doğa belgesellerini izlemekten sıkılmam. Bunda adımın çiçek olmasının ve mesleğimin de etkisi vardır.

Sıkı bir lakto vejeteryanım. "Et, tavuk, balık ve yumurta yemeyen ama süt ve süt ürünlerini tüketen vejeteryanlar" Hayvan sevgim vejeteryan olmamı sağladı.


Klasik Türk Müziği ve eski nostaljik şarkıları dinlerim. Alpay, İlhan İREM, Ajda PEKKAN, Erol EVGİN, Yıldırım GÜRSES... hayranıyım.

Bloguma yapacağınız eleştiri ve yorumlar benim için önemlidir. Bu sayede eksiklerimi görür, düzeltirim. Eleştiriye çok açık olmadığım söylenir ama işin aslı öyle değil. (Lütfen blogumu eleştirip, yorumlarken bunu dikkate almayın çünkü beni değil blogumu eleştiriyorsunuz) Eleştirileriniz doğrultusunda blogumu yönlendiririm ve mutlaka dikkate alırım.

Eleştiri konusunda hayat felsefem: Karşımdakinin beni eleştirmesi için beni çok iyi ve içten tanıması, beni gerçekten sevdiğine inanmam lazım. Aksi takdirde eleştiriye kapalıyımdır karşımdaki insan arkadaşım, dostum aile bireyim beni çok iyi tanıyorsa ve sevdiğinden şüphem yoksa çok acımasız eleştirebilirler ve eleştirirler de ...

İnsanlarla iletişimim güçlüdür -en azından ben böyle düşünüyorum.- Çünkü insanları hatalarıyla kabul ederim zaten hatasız insan olduğuna inanmayanlardanım ben dahil. Bu konuda hayat felsefem Mevlana'nın "Hatasız dost arayan dostsuz kalır" sözüdür. Orhan Gencebay'da bir şarkısında "Hatasız kul olmaz" sözüyle arkadaşlık ve dostluk felsefemi çok iyi tanımlamış.

Fazla duygusalım değişmeyi denedim bu özelliğimden vazgeçemeyeceğimi anlayınca vazgeçtim. Zaten duygusal olmak da insan olmanın bir erdemi.

İNTERNET İLETİŞİM KOPUKLUĞU YAPIYOR MU?

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ZORUNLU OLMASI DOĞRU BİR UYGULAMA MI?

MEDYANIN KÜLTÜR YOZLAŞMASI YAPTIĞINA İNANIYOR MUSUNUZ?

CANIM EDİZ UFUK'UM

CANIM EDİZ UFUK'UM
Hayatımın Anlamı

Blog Listem

CANIMIN İÇİ

CANIMIN İÇİ

Üniversite giriş sınavının tekrar iki basamaklı sınav olması sizce:

Okul öncesi yaştaki çocuklara bilgisayar sizce yararlı mı, zararlı mı?

CANLARIM

CANLARIM
HAYATIMA ANLAM VERENLER

Bu Blogda Ara

Ahh! Kalbim

Ahh! Kalbim
Powered By Blogger

İzleyiciler

Blog Arşivi

HAKKIMDA

Fotoğrafım
AĞRI, Türkiye
Klasik ikizler burcuyum. Yeni şeyler öğrenmeye, yeni yerler görmeye meraklıyım. Doğa tukunuyum.Kendimle barışık bir insanım bu konuda hayat felsefem Tevfik Fikret'in " Hak bildiğin yolda yalnız da olsa yürüyeceksin ve "çoğunluğun doğru demesi benim bu sonucu doğru dememi gerektirmez" sözüdür." İnsanlarla iletişimim güçlüdür ama hemen dost olmam. Çünkü dostluk "sevgi, saygı, güven, özveri ve sadakat üzerine kuruludur.İnsanları hatalarıyla kabul ederim şimdiye kadar hiç hatasız arkadaş aramadım. Zaten kusursuz insan olduğuna da inanmam. Mevlana'nın "Hatasız dost arayan, dostsuz kalır" ve Orhan GENCEBAY'ın bir şarkısında söylediği "Hatasız kul olmaz" sözünü dostluk felsefem olarak belirledim. Fazla modern görünmeme rağmen yeniliklere zor adapte olurum. Eski alışkanlıklarımı değiştirmek, onlardan vazgeçmek zor gelir bana.Benim için önemli olan bir şeyi benim beğenmemdir başkalarının ne dediğini fazla umursamam hatta hiç umursamam. Beğenmediğim tek yönüm hayattaki güçlüklerin beni çabuk pes ettirmesi, olumsuz duygular yüklemesi ve bu duygulardan zor kurtulmam. Değişmeyi çok denedim ama şimdiye kadar başaramadım. Bundan sonrası içinde haydi hayırlısı...Lakto vejeteryanım.