DOĞAN CÜCELOĞLU "SAVAŞÇI"

Hapishanede olduğunuzu fark ettiğiniz an SAVAŞÇI olma yolunda ilk adımı atmış olursunuz..

SAVAŞÇI ‘yı SAVAŞÇI yapan onun kendine, topluma ve yaşama bakış tarzıdır.

Gerçek SAVAŞÇI her olaydan alabileceğinin, öğrenebileceğinin en fazla almak ister.

SAVAŞÇI gözlemleyen bilincini sürekli canlı tutabilmeyi başaran insandır.

Bir SAVAŞÇI’yı diğer sıradan insanlardan ayıran en önemli öge onun kendine özgü niyetidir.

SAVAŞÇI tüm evrenle biz bilinci içinde ilişki kurar.

SAVAŞÇI olarak yaşamak muhteşem bir başarıdır. Sıradan insanın ha deyince omuzlayacağı bir şey değildir.

SAVAŞÇI ‘Ben varım’ı’ bilinçli olarak söyleyebilen kişidir.

SAVAŞÇI ’nın yaşamındaki güç kaynağı korkudan gelir.

Niyetinin saflığı içinde verdiği kararlar SAVAŞÇI’ nın en önemli güç kaynağıdır.

SAVAŞÇI niyetinin saflığı içinde neyi değiştirmek istediğini tanımlar ve gücü çerçevesinde kendini ve zamanını verir.

Sıradan insanları SAVAŞÇI olmaya götüren ilk adımlardan birincisi ‘ölüm bilinci’dir.

İnsan ancak bir SAVAŞÇI ruhu içinde özgün bir yaşam oluşturabilir.

SAVAŞÇI stratejik bir yaşam için verdiği kararla ve eylemlerle baş-başadır.

SAVAŞÇI kendi değişiminin peşindedir, başkalarını değiştirmek onun amaçları içine girmez.

İnsan, yaşamının bir alanında yaptığı belirli bir alanında yaptığı işi en iyi şekilde yapmaya çalışırken SAVAŞÇI olma yolunu girer.

SAVAŞÇI şimdi ve burada her şeyi kişisel bütünlük, sorumluluk ve bilincinin saflığı içinde tamamlayarak yaşar.

SAVAŞÇI ‘nın en büyük gücü onun kendi niyetinin saflığındadır.

SAVAŞÇI verdiği kararlardan pişmanlık duymaz.

SAVAŞÇI kafası karıştığı zaman ölümü düşünmez.

Bir SAVAŞÇI her bir eylemi dikkatle inceler, çünkü o eylem onun bu dünyadaki son eylemi olabilir.

Kızmak hakkım diye düşündüğün sürece SAVAŞÇI olmaya hazır değilim demektir.

SAVAŞÇI karar vermeden önce düşünür, inceler, gözden geçirir, acele etmez, her şeyi hesaba katar.

SAVAŞÇI kararını verirken özgür iradesi içinde kararını verir, yani onun kararı bir seçimdir.

SAVAŞÇI sabırla bekler, beklediğini bilir ve niçin beklediğini bilir.

SAVAŞÇI stratejik bir yaşam içinde yaşamaya özen gösterir.

SAVAŞÇI ölümün bilicindedir ama aynı zamanda bunu umursamaz bir tavır içerisindedir.

SAVAŞÇI seçimini yaparken gönlünün sesini dinler.

SAVAŞÇI içerisinde bulunduğu duygusal durumu kendisi değerlendirebilir.

Diğer insanların yaptıkları şeyler ancak biz izin verirsek ruhumuzu zedeler. Ruhumuzun zedelenmemesi için SAVAŞÇI her durumda uygun duygusal tavrını alır.

SAVAŞÇI ‘nın duygusal durumu başkalarının söyledikleri, davranışları ile değil kendi bilinçli seçimiyle oluşur.

SAVAŞÇI her şeyi üstesinden gelmesi gereken bir öğrenme fırsatı olarak görür.

SAVAŞÇI saflığına özen gösterir.

SAVAŞÇI yaşamına katkıda bulunan her şeye ve herkese teşekkür duygusu besler.