Sigortacının biri orduya gider. Askerler iştimadadır.
Başlar anlatmaya;
- ''Ben size sigorta satmaya geldim, sigortası olmayanlar savaşa gittiğinde beynine bir kurşun yerse, ailesi hiç para alamaz. Sigortalı olanların ailesine ise, devlet yüklü bir para öder. Şimdi kimler sigorta yaptırmak istiyor?"
Kimseden ses çıkmaz.
İki kez daha anlatır ama yine ses çıkmaz.
Sigortacı gitmek üzereyken kıdemli bir Başçavuş gelir ve;
- ''Bir de ben anlatayım, ben bunların dilini konuşurum'' der ve askerlere seslenir;
- ''Beyler, şimdi sigorta olup da beynine kurşun yiyenlere devletin ne kadar para ödeyeceğini
duydunuz'mu?''.
- ''Duyduk'' der herkes.
- ''Şimdi siz hesap edin. Bundan sonra ilk çıkacak savaşta devlet, savaşa sigortası olanları mı,
sigortasız olanları mı sürer?''...
****************************************************************************************************
Beş çocuklu bir aile hep birlikte lunaparka gitmişler. Babaları oyunlardan birinde tüfekle bütün hedefleri vurmuş ve kocaman bir oyuncak ayı kazanmış. Sonra çocuklarına dönüp sormuş:
- Eveet... bakalım bu oyuncak kimin olucak? Hanginiz annenizin her dediğini yapıyor,ona hic karşılık vermiyor? ,
Çocuklar önce bir durmuşlar.. Birbirlerine bakmışlar ve hep bir ağızdan cevap vermişler:
- Tamam baba, Oyuncak senin...
- Eveet... bakalım bu oyuncak kimin olucak? Hanginiz annenizin her dediğini yapıyor,ona hic karşılık vermiyor? ,
Çocuklar önce bir durmuşlar.. Birbirlerine bakmışlar ve hep bir ağızdan cevap vermişler:
- Tamam baba, Oyuncak senin...
**************************************************************************************************
Arkadaşlar çıkarın şişeleri...
Bir ayyaş grubu mezarlıkta içiyorlarmış. Bir müddet sonra mezarlığa bir cenaze getirilmiş. Ayyaşlardan biri kalkıp cenazenin yanına gidip, adamın neden öldüğünü sormuş. Cevap olarak adamın çok içtiğini bu yüzden genç yaşta, aniden öldüğünü söylemişler.
Ayyaş arkadaşlarının yanına dönmüş:
- " Arkadaşlar, bu içki çok kötü birşey, bak gencecik adamlar ölüyor, gelin vaktimiz varken biz bu içkiyi bırakalım. Haydi şişeleri kaldıralım." demiş.
Bunun üzerine ayyaş grubu içmeyi bırakıp, konuşmaya devam etmişler. Derken 15 dakika sonra bir cenaze daha gelmiş. Aynı adam tekrar cenazenin yanına gidip adamın neden öldüğünü sormuş. Adamın yakınları ölenin çok düzgün biri olduğunu, ne içki ne de sigara kullanmadığını, gencecik yaşta neden öldüğünü anlamadıklarını söylemişler. Bunun üzere sarhoş koşarak arkadaşlarına geri dönmüş ve:
- Arkadaşlar çıkarın şişeleri, topu topu 15 dakika farkediyor.
Bir ayyaş grubu mezarlıkta içiyorlarmış. Bir müddet sonra mezarlığa bir cenaze getirilmiş. Ayyaşlardan biri kalkıp cenazenin yanına gidip, adamın neden öldüğünü sormuş. Cevap olarak adamın çok içtiğini bu yüzden genç yaşta, aniden öldüğünü söylemişler.
Ayyaş arkadaşlarının yanına dönmüş:
- " Arkadaşlar, bu içki çok kötü birşey, bak gencecik adamlar ölüyor, gelin vaktimiz varken biz bu içkiyi bırakalım. Haydi şişeleri kaldıralım." demiş.
Bunun üzerine ayyaş grubu içmeyi bırakıp, konuşmaya devam etmişler. Derken 15 dakika sonra bir cenaze daha gelmiş. Aynı adam tekrar cenazenin yanına gidip adamın neden öldüğünü sormuş. Adamın yakınları ölenin çok düzgün biri olduğunu, ne içki ne de sigara kullanmadığını, gencecik yaşta neden öldüğünü anlamadıklarını söylemişler. Bunun üzere sarhoş koşarak arkadaşlarına geri dönmüş ve:
- Arkadaşlar çıkarın şişeleri, topu topu 15 dakika farkediyor.
****************************************************************************************
Adam karısının zoruyla operaya gitmişti. Oyun sırasında kadın koluyla adamı
dürtüp fısıldadı:
- Bak önümüzdeki kadın uyukluyor...
Adam tıslayarak cevapladı:
- Bunu söylemek için mi uyandırdın beni?
**********************************************************************************************
dürtüp fısıldadı:
- Bak önümüzdeki kadın uyukluyor...
Adam tıslayarak cevapladı:
- Bunu söylemek için mi uyandırdın beni?
**********************************************************************************************
Bir gün adamın biri telekız ile beş yüz dolara anlaşır.
Ve geceyi beraber geçirirler.
Ancak sabah olup sıra parayı ödemeye gelince, adamın cüzdanından yeteri kadar para çıkışmaz.
Telekıza yeterli parası olmadığını, işyerine vardıktan sonra parayı zarfla göndereceğini söyler.
Kız da kabul eder.
Adam zarfın üzerine daire kirası yazacağını söyler.
Adam işyerine vardıktan sonra parayı hazırlarken aslında gecenin o kadar da iyi geçmediğini, beklediği kadar da eğlenmediğini düşünür. Ve kadına beşyüz dolar yerine ikiyüzellidolar göndermeye karar verir.
Zarfın üzerine daire kirası olduğunu belirttikten sonra içine de şöyle
bir not iliştirir:
'Hanımefendi size beşyüz yerine ikiyüzelli dolar yolluyorum. Çünkü ben; dairenizin daha önce hiç kullanılmamış olduğunu düşünmüştüm,
ve salonun daha küçük olduğunu sanıyordum...' Ayrıca dairenizin ısıtma sistemini de hiç beğenmedim. Daha sıcak olmasını bekliyordum...
Ve zarfı kurye ile yollar.
Kadın zarfı açtığında paranın eksik olduğunu görür ve yanındaki notu okur.
Ve hemen nota bir cevap yazar;
Beyefendi böylesi güzel bir dairenin daha önce kullanılmamış olabileceğini nasıl düşünürsünüz. Aslında salon hiç de büyük değil. Sizin salonun içini dolduracak kadar eşyanız olmadığı için size büyük gözükmüş olabilir.
Ayrıca ısıtma sistemi de iyidir ancak siz ateşlemeyi beceremediyseniz ben ne yapabilirim ?
Not: Zaten siz uyurken daire depozitosu olan 1000 doları cebinizden ödünç almıştım. Kira tam ödenmediğinde depozito ev sahibinde kalır.
*********************************************************************************************
Ve geceyi beraber geçirirler.
Ancak sabah olup sıra parayı ödemeye gelince, adamın cüzdanından yeteri kadar para çıkışmaz.
Telekıza yeterli parası olmadığını, işyerine vardıktan sonra parayı zarfla göndereceğini söyler.
Kız da kabul eder.
Adam zarfın üzerine daire kirası yazacağını söyler.
Adam işyerine vardıktan sonra parayı hazırlarken aslında gecenin o kadar da iyi geçmediğini, beklediği kadar da eğlenmediğini düşünür. Ve kadına beşyüz dolar yerine ikiyüzellidolar göndermeye karar verir.
Zarfın üzerine daire kirası olduğunu belirttikten sonra içine de şöyle
bir not iliştirir:
'Hanımefendi size beşyüz yerine ikiyüzelli dolar yolluyorum. Çünkü ben; dairenizin daha önce hiç kullanılmamış olduğunu düşünmüştüm,
ve salonun daha küçük olduğunu sanıyordum...' Ayrıca dairenizin ısıtma sistemini de hiç beğenmedim. Daha sıcak olmasını bekliyordum...
Ve zarfı kurye ile yollar.
Kadın zarfı açtığında paranın eksik olduğunu görür ve yanındaki notu okur.
Ve hemen nota bir cevap yazar;
Beyefendi böylesi güzel bir dairenin daha önce kullanılmamış olabileceğini nasıl düşünürsünüz. Aslında salon hiç de büyük değil. Sizin salonun içini dolduracak kadar eşyanız olmadığı için size büyük gözükmüş olabilir.
Ayrıca ısıtma sistemi de iyidir ancak siz ateşlemeyi beceremediyseniz ben ne yapabilirim ?
Not: Zaten siz uyurken daire depozitosu olan 1000 doları cebinizden ödünç almıştım. Kira tam ödenmediğinde depozito ev sahibinde kalır.
*********************************************************************************************
Elini kana bulamadan kurtulmanın yolu!
Soyguncunun biri bir bankaya girmiş.
Çekmiş silahını havaya ateş etmiş.
Herkesin yere yatmasını istemiş.
Kasalardaki paraları toplamış ve kapıya doğru yönelmiş.
Tam çıkacakken oradaki bir adama sormuş:
-'Beni gördün mü ?'
Adam şaşkınlıkla 'Evet gördüm.' deyince çekmiş tabancasını adamı alnından vurmuş.
Tam tekrar kapıya hamle etmiş ki kapının yanında üç kişi duruyor.
Adama sormuş:
-'Beni gördün mü ?'
Adam gayet soğukkanlı bir şekilde, yaşlı hanımı göstererek yanıtlamış:
'-Valla ben hiçbirşey görmedim, ama sanırım kayınvalidem herşeyi gördü ...
Soyguncunun biri bir bankaya girmiş.
Çekmiş silahını havaya ateş etmiş.
Herkesin yere yatmasını istemiş.
Kasalardaki paraları toplamış ve kapıya doğru yönelmiş.
Tam çıkacakken oradaki bir adama sormuş:
-'Beni gördün mü ?'
Adam şaşkınlıkla 'Evet gördüm.' deyince çekmiş tabancasını adamı alnından vurmuş.
Tam tekrar kapıya hamle etmiş ki kapının yanında üç kişi duruyor.
Adama sormuş:
-'Beni gördün mü ?'
Adam gayet soğukkanlı bir şekilde, yaşlı hanımı göstererek yanıtlamış:
'-Valla ben hiçbirşey görmedim, ama sanırım kayınvalidem herşeyi gördü ...
**********************************************************************************************
Bir golf klübünün soyunma odasında bir sürü adam giyiniyormuş. Ortada duran bir cep telefonu çalmış, yakınındaki bir adam hands-free konuşma düğmesine basmış ve giyinirken konuşmaya başlamış.
ADAM: Alo
KADIN: Merhaba şekerim, kulüpte misin?
ADAM: Evet.
KADIN: Ay ben burada süper bir deri ceket gördüm. 1000 dolarcık. Alabilir miyim?
ADAM: Oluur, madem çok sevdin, al tabii.
KADIN: Aslında buradan önce de galeriye uğradım. 2009 model arabalar gelmiş, tam istediğim renkte birini buldum.
ADAM: Ne kadar?
KADIN: 60 000 dolarcık.
ADAM: O parayı vereceksem bütün aksesuarlarını isterim ama....
KADIN:Yaşasınnn! Bi şey daha var: Gecen sene beğendiğimiz ev yine satılık ve 450 000 dolar istiyorlar.
ADAM: Tamam, ama 420 000 dolardan fazla verme sakın.
KADIN: Oldu şekerim, sonra görüşürüz. Seni seviyorum.
ADAM: Ben de seni... Görüşürüz.
Adam telefonu kapatıp afallamış bir şekilde onu seyreden topluluğa döner ve sorar:
''Bu telefon kimin, bilen var mı?''
ADAM: Alo
KADIN: Merhaba şekerim, kulüpte misin?
ADAM: Evet.
KADIN: Ay ben burada süper bir deri ceket gördüm. 1000 dolarcık. Alabilir miyim?
ADAM: Oluur, madem çok sevdin, al tabii.
KADIN: Aslında buradan önce de galeriye uğradım. 2009 model arabalar gelmiş, tam istediğim renkte birini buldum.
ADAM: Ne kadar?
KADIN: 60 000 dolarcık.
ADAM: O parayı vereceksem bütün aksesuarlarını isterim ama....
KADIN:Yaşasınnn! Bi şey daha var: Gecen sene beğendiğimiz ev yine satılık ve 450 000 dolar istiyorlar.
ADAM: Tamam, ama 420 000 dolardan fazla verme sakın.
KADIN: Oldu şekerim, sonra görüşürüz. Seni seviyorum.
ADAM: Ben de seni... Görüşürüz.
Adam telefonu kapatıp afallamış bir şekilde onu seyreden topluluğa döner ve sorar:
''Bu telefon kimin, bilen var mı?''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder