2 Eylül 2009

MAHKEME SALONLARINDAN SEÇMELER

Aşağıdakiler mahkemelerde avukatlar tarafından sorulmuş gerçek sorulardan derlenmiştir. Avukatlarımız hiç alınmasın lütfen çünkü bu sorular Amerikan Mahkemeleri'nde sorulmuş ve yanıtlanmış, sadece Türkçe'ye çevrilmiş..

1. Uykusunda ölen bir insan, ertesi günün sabahına kadar bunun farkına varamaz, değil mi doktor?

2. En genç olan oğlunuz, hani şu 20 yaşında olan, kaç yaşındaydı?

3. Resminiz çekilirken orada mıydınız?

4. Yalnız mıydınız, yoksa kendi başınıza mıydınız?

5. Savaşta öldürülen kardeşiniz miydi yoksa siz miydiniz?

6. Sizi öldürdü mü?

7. Çarpışma esnasında araçlar arasında ne kadar mesafe vardı?

8. Oradan ayrılana kadar orada mı kaldınız?

9. Kaç kere intihar etmeyi başardınız?

10. Soru: 8 ağustosta mı hamile kaldınız?
Cevap: Evet.
Soru: Peki o anda siz ne yapıyordunuz?

11. Soru: Üç çocuğunuz var, değil mi?
Cevap: Evet.
Soru: Kaçı erkek?
Cevap: Erkek yok.
Soru: Hiç kızınız var mı?

12. Soru: Merdivenler alt bodruma iniyor dediniz, değil mi?
Cevap: Evet.
Soru: Peki bu merdivenler yukarı da çıkıyor muydu?

13. Soru: Bay ... , geçen yaz kusursuz bir balayına çıktınız, değil mi?
Cevap: Evet, Avrupa'ya.
Soru: Eşiniz de sizinle geldi mi?

14. Soru: İlk evliliğiniz niçin sona ermişti?
Cevap: Ölüm sebebiyle.
Soru: Kim ölmüştü?

15. Soru: Şüpheliyi tarif edebilir misiniz?
Cevap: Orta boyluydu, sakalı vardı.
Soru: Erkek miydi, yoksa kadın mı?

16. Soru: Bugüne kadar kaç ölü üzerinde otopsi yaptınız, doktor?
Cevap: Bugüne kadarki bütün otopsilerimi ölüler üzerinde yaptım.

17. Soru: Bütün cevaplarınız sözlü olmak zorunda, anlaştık mı? Şimdi, hangi okula gidiyorsunuz?
Cevap: Sözlü.

18. Soru: Otopsiye başladığınız zamanı hatırlıyor musunuz?
Cevap: Akşam 8:30 civarında başladık.
Soru: Bay ... o esnada ölü müydü?
Cevap: Hayır, sandalyeye oturmuş neden otopsi yaptığımı merak ediyordu.

19. Soru: İdrar örneği verme imkanınız var mı?
Cevap: Kendimi bildim bileli yapabilirim.

20. Soru: Otopsiye başlamadan önce Bay ..... nin nabzına baktınız mı doktor?
Cevap: Hayır.
Soru: Kalbini dinlediniz mi?
Cevap: Hayır.

Soru: Nefes alıp almadığını kontrol ettiniz mi?
Cevap: Hayır.
Soru: O halde siz otopsiye başlarken Bay ... hala yaşıyor olabilir, değil mi?
Cevap: Hayır.

Soru: Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz, doktor?
Cevap: Çünkü adamın beyni masamın üstünde bir kavanozun içindeydi.
Soru: Yine de hasta hala yaşıyor olamaz mıydı?
Cevap: Evet, hatta şu anda bir mahkeme salonunda avukatlık yapıyor olabilir.

Hiç yorum yok:

HAKKIMDAKİ HER ŞEY

Yıllardır okuduğum kitap, dergi, gazete vs.lerden not aldığım özlü sözleri, fıkraları, elektronik postama gelen eğitici ve öğretici kıssadan hisse paylaşımları, bazen ağlatan, bazen güldüren, bazen ders veren öyküleri, sağlıklı yaşam önerilerini hayata dair herşeyi blogumda sizlerle paylaşmak istedim.

Amacım öğrenmek, daha fazla öğrenmek, öğrendiklerimi sizlerle paylaşmak, eğlenmek, eğlendirmek, güzel ve zevkli vakit geçirmek.

Burçlarla ilgim hiç yoktur -"ikizler burcu"nun bildiğim tek özelliği öğrenmeye sonsuz meraklıdır- bu özelliği çok iyi taşıdığım kesin.

Doğa aşığıyım saatlerce doğa belgesellerini izlemekten sıkılmam. Bunda adımın çiçek olmasının ve mesleğimin de etkisi vardır.

Sıkı bir lakto vejeteryanım. "Et, tavuk, balık ve yumurta yemeyen ama süt ve süt ürünlerini tüketen vejeteryanlar" Hayvan sevgim vejeteryan olmamı sağladı.


Klasik Türk Müziği ve eski nostaljik şarkıları dinlerim. Alpay, İlhan İREM, Ajda PEKKAN, Erol EVGİN, Yıldırım GÜRSES... hayranıyım.

Bloguma yapacağınız eleştiri ve yorumlar benim için önemlidir. Bu sayede eksiklerimi görür, düzeltirim. Eleştiriye çok açık olmadığım söylenir ama işin aslı öyle değil. (Lütfen blogumu eleştirip, yorumlarken bunu dikkate almayın çünkü beni değil blogumu eleştiriyorsunuz) Eleştirileriniz doğrultusunda blogumu yönlendiririm ve mutlaka dikkate alırım.

Eleştiri konusunda hayat felsefem: Karşımdakinin beni eleştirmesi için beni çok iyi ve içten tanıması, beni gerçekten sevdiğine inanmam lazım. Aksi takdirde eleştiriye kapalıyımdır karşımdaki insan arkadaşım, dostum aile bireyim beni çok iyi tanıyorsa ve sevdiğinden şüphem yoksa çok acımasız eleştirebilirler ve eleştirirler de ...

İnsanlarla iletişimim güçlüdür -en azından ben böyle düşünüyorum.- Çünkü insanları hatalarıyla kabul ederim zaten hatasız insan olduğuna inanmayanlardanım ben dahil. Bu konuda hayat felsefem Mevlana'nın "Hatasız dost arayan dostsuz kalır" sözüdür. Orhan Gencebay'da bir şarkısında "Hatasız kul olmaz" sözüyle arkadaşlık ve dostluk felsefemi çok iyi tanımlamış.

Fazla duygusalım değişmeyi denedim bu özelliğimden vazgeçemeyeceğimi anlayınca vazgeçtim. Zaten duygusal olmak da insan olmanın bir erdemi.

İNTERNET İLETİŞİM KOPUKLUĞU YAPIYOR MU?

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ZORUNLU OLMASI DOĞRU BİR UYGULAMA MI?

MEDYANIN KÜLTÜR YOZLAŞMASI YAPTIĞINA İNANIYOR MUSUNUZ?

CANIM EDİZ UFUK'UM

CANIM EDİZ UFUK'UM
Hayatımın Anlamı

Blog Listem

CANIMIN İÇİ

CANIMIN İÇİ

Üniversite giriş sınavının tekrar iki basamaklı sınav olması sizce:

Okul öncesi yaştaki çocuklara bilgisayar sizce yararlı mı, zararlı mı?

CANLARIM

CANLARIM
HAYATIMA ANLAM VERENLER

Bu Blogda Ara

Ahh! Kalbim

Ahh! Kalbim
Powered By Blogger

İzleyiciler

Blog Arşivi

HAKKIMDA

Fotoğrafım
AĞRI, Türkiye
Klasik ikizler burcuyum. Yeni şeyler öğrenmeye, yeni yerler görmeye meraklıyım. Doğa tukunuyum.Kendimle barışık bir insanım bu konuda hayat felsefem Tevfik Fikret'in " Hak bildiğin yolda yalnız da olsa yürüyeceksin ve "çoğunluğun doğru demesi benim bu sonucu doğru dememi gerektirmez" sözüdür." İnsanlarla iletişimim güçlüdür ama hemen dost olmam. Çünkü dostluk "sevgi, saygı, güven, özveri ve sadakat üzerine kuruludur.İnsanları hatalarıyla kabul ederim şimdiye kadar hiç hatasız arkadaş aramadım. Zaten kusursuz insan olduğuna da inanmam. Mevlana'nın "Hatasız dost arayan, dostsuz kalır" ve Orhan GENCEBAY'ın bir şarkısında söylediği "Hatasız kul olmaz" sözünü dostluk felsefem olarak belirledim. Fazla modern görünmeme rağmen yeniliklere zor adapte olurum. Eski alışkanlıklarımı değiştirmek, onlardan vazgeçmek zor gelir bana.Benim için önemli olan bir şeyi benim beğenmemdir başkalarının ne dediğini fazla umursamam hatta hiç umursamam. Beğenmediğim tek yönüm hayattaki güçlüklerin beni çabuk pes ettirmesi, olumsuz duygular yüklemesi ve bu duygulardan zor kurtulmam. Değişmeyi çok denedim ama şimdiye kadar başaramadım. Bundan sonrası içinde haydi hayırlısı...Lakto vejeteryanım.